Melekler Korusun
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Melekler Korusun

Melekler Korusun Dizisi
 
AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Ziyaretci defteri  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yap  

 

 Serkan Altunorak ile Röportaj

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Berfin
yeni Üye



Mesaj Sayısı : 9
Kayıt tarihi : 09/12/08

Serkan Altunorak ile Röportaj Empty
MesajKonu: Serkan Altunorak ile Röportaj   Serkan Altunorak ile Röportaj EmptyC.tesi Ara. 27, 2008 6:54 pm

Okumak için ayakkabı sattım Şu sıralar "Kürklü Merkür" adlı tiyatro oyunundaki rolüyle beğeni toplayan Serkan Altunorak, ünlü çizgi kahraman Bugs Bunny'nin Türkiye'deki sesi.


Şu sıralar "Kürklü Merkür" adlı tiyatro oyunundaki rolüyle beğeni toplayan Serkan Altunorak, ünlü çizgi kahraman Bugs Bunny'nin Türkiye'deki sesi.

"Kürklü Merkür"deki rolüyle beğeni toplayan Bugs Bunny’nin sesi, Edward Norton’un öğrencisi Serkan Altunorak, 2008’e film, tiyatro oyunu ve televizyon dizisi sığdıracak.

ABD’deki eğitiminden yeni projelerine kadar birçok şeyi bizimle paylaşan Altunorak, Tamer Karadağlı sayesinde İstanbul’a taşınmış.

Hali hazırda devam eden "Kürklü Merkür" adındaki tiyatro oyununuz, çekimleri yeni biten bir sinema filmi ve şimdi de yeni bir televizyon dizisi... İşiniz çok programlı, yoğun ve eğlenceli sanırım...

Dot tiyatrosunda müthiş bir oyun oynuyoruz. Bilet bulunmuyor. Oyun tek kelimeyle harika. Başlarda "Türk seyircisi için uygun mu" diye düşünüyorduk ama seyircinin müthiş bir ilgisiyle karşılaştık. Tiyatroda bu kadar mutlu olduğum için televizyona bu sezon iş yapmak istemiyordum. Televizyondaki işlerin çoğunu reyting nedeniyle yayından kaldırılan işleri görünce kabul etmedim. Mardin’de Handan Öztürk’ün "Sonbahar"ında oynadım. Hem prova oyun, hem deneme çekimleri derken hayatım havada geçti. Çekimler bittikten bir hafta sonra BKM’den "Sınıf"ın senaryosu geldi. Okuduğumda böyle bir senaryo olamaz dedim ve hemen kabul ettim.

Yeni dizinizde nasıl bir karakter olarak karşımıza çıkacaksınız?

Bir antikahramanı oynuyorum. Bütün zaafları, eziklikleri, geçmişi, kuvveti, duruşuyla, gücüyle tek vücutta resmedilen bir karakter görecekler. Karakterin üç dönemini de dizi içerisinde izleyiciyle paylaşılıyor. 17, 21 ve şu anki yani otuzlu yaşlarını görecekler. Lisedeyken mafyaya bulaşmış, uyuşturucu kullanan ve satan, karanlık bir adamken; yaşanılan olaylarla her şeyden sıyrılıp ortadan kaybolup, okulu dışarıdan bitirip öğretmen oluyor ve Doğu’da öğretmenlik yapıyor. Ve o pislikleri yaptığı okula öğretmen olarak geri dönüyor. Senaryodan gerçekten çok etkilendim anlatırken bile tüylerim diken diken oluyor.

Daha önce de dizilerde yer aldınız ama ağırlıklı olarak reklam dublajlarında sesinizi dinliyoruz...

Dizilerden ve filmlerden dolayı orijinal film dublajları yapmıyorum. Arada reklam dublajlarındayım. Bugs Bunny’nin de sesi benim. Yaptığım işlerin hepsini çok seviyorum ve tüm enerjimi koyuyorum çünkü en başta benim inanmam gerekiyor. Gerçekten inanıyorsam ve yapmak istiyorsam hiçbir şey düşünmüyorum.

Tamer Karadağlı sayesinde İstanbul’a taşındım

Sizi oyunculuğa iten şeyin çocukken izlediğiniz "E.T." filmi olduğu doğru mu?

E.T.’nin yanındaki çocuk karakterine çok özenmiştim. 5 yaşındayken öyle gelişmişti. Onunla başlayan 10 yaşımdan itibaren dublaj ile devam eden bir süreç bu. Sürekli bu insanların içerisindeydim ve oyuncu olmak istiyordum. Şimdi yavaş yavaş da bunun meyvelerini topluyorum.

Yurtdışında önemli üniversitelere kabul edilip oyunculuk eğitimi aldınız. Neden orada kalıp uzun vadede bir Türk oyuncu olarak adınızı duyurma yolunu seçmediniz?

Bunun için çok çalıştım, burada da yurtdışında da bununla uğraştım. Hacettepe Üniversitesi Devlet Konservatuvarı mezunuyum. Okulda 3. sınıftayken The Juilliard School’a kabul edildim. 4 aylık bir programdı. Orada Edward Norton ve Sir. Patrick Stewart ile çalıştım. Okulu bitirdikten sonra hocalarım "Buraya dön ve burada devam et" dediler. Okuldan mezun oldum, diplomamı almadan tekrar Los Angeles’a döndüm. Sıralama yaptığım ilk beş okuldan Depaul University’e kabul edildim ve oraya giden ilk Türk öğrenci oldum. Birinci sınıfı tamamladım ama ikinci sınıftayken 11 Eylül olayı oldu. Okulum 28 bin dolardı. Ailevi bir takım sebeplerin de etkisiyle ve bir aylığına Türkiye’ye dönmem gerekti.

O bir ay, neden 5 yıl oldu?

Döndüğümde Tamer Karadağlı "Bir sene orada ne yapacaksın" dedi. O sırada New York’ta ayakkabı satıyordum. "Burada kal ve çalış" dedi. Üç gün içinde İstanbul’a taşınmaya karar verdim ve kalış o kalış oldu. 5 sene vermiştim kendime ve Serkan olarak yapmak istediklerimi yaparsam kalacaktım, yapamazsam Amerika’ya geri dönecektim.

Buradaki eğitim ile oradaki eğitimin farkı nedir ki herkes okumak için yurtdışını tercih eder?

Öncelikle dil için gidiyorsunuz. Daha akıcı bir şekilde ancak orada yaşayarak öğreniyorsunuz. İkinci sebebi ise sektörün yürüdüğü en önemli yerlerde önemli insanlarla tanışabiliyorsunuz. Bu konuda biraz hırslıydım, en iyisi olmam gerekiyor her zaman. Depaul’den Türkiye’ye dönüp tekrar düzen kurduktan sonra okulu bitiremediğime çok üzüldüm. Sürekli "Buradan gideceğim" psikolojisiyle yaşıyordum. Sonunda oyunculuğun birebir eğitimle bağlantısı olmadığını gördüm. Aslında orada yaşamakla öğrenmişim birçok şeyi. Bunu fark ettiğim gün üzülmeyi bıraktım. Kariyer planlarımda zaten hedefim yurtdışı ve onun için çalışıyorum. Buradaki projeleri de titiz bir şekilde analiz edip kabul ediyorum.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Serkan Altunorak ile Röportaj
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Serkan Altunorak - Biyografisi
» Serkan Altunorak’ın EN’leri
» Serkan Altunorak: "Senaryoyu önceden biliyoruz''
» Rojda Demirer Röportaj
» Senarist Eylem Canpolat Röportaj

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Melekler Korusun :: Diğer Oyuncular :: Serkan Altunorak-
Buraya geçin: